İngilizce Türkçe’den zengin midir?

Yıllarca İngilizce öğretmenliği yapmakta olan birisi olarak, Türkçe konuşurken yabancı kelimeler, sözgelimi İngilizce kelimeler kullanmaktan kaçındım. Aslında bazı sözcükleirn artık bizim için yabancı birer sözcük olup-olmadıkları sıkça tartışılıyor. Fakat benim bu yazımda sözünü ettiklerim daha çok sesletimiyle, sözdizimiyle yabancı olduğu hemen “sırıtan” kelimeler veya “kendine iyi bak!” gibi kullanımlardır. Sözgelimi, “bugün off oldum” ifadesinde yer alan “off” kelimesi gibi. (Not: bu cümleyi kullanan birisi, gününün verimli geçmediğini anlatmaya çalışıyor!) Ayrıca “gösteri” kelimesi yerine olur-olmaz yerde “Performans” ve “Ameliyat” yerine “operasyon” kelimelerinin kullanılmaları da, bu hastalığın önemli göstergelerinden…

Neden?

Anadili Türkçe olan bir kişinin, Türkçe konuşurken aslında dilimizde karşılıkları olduğu hâlde, yabancı kelimeler kullanıyor olmasının bir kaç sebebi olduğunu düşünüyorum:

Dikkatsizlik

Türkçe’de karşılığı olan kelimeleri kullanmak konusundaki dikkatsizliktir. Herhangi bir yabancı kelimeyi çokça duyan veya yabancı dil öğrenmekte olan kişiler, aslında anadilde karşılığı olan yabancı kelimeleri kullanırlar. İnsanlar yeni öğrendikleri kelimeleri ağızlarından kaçırabilirler. Bu mazur görülebilir. Ama sıkça tekrarı, üzerinde düşünülmesi gereken bir konudur.

Anadildeki yetersizlik

İkincisi, konuşmalarında yabancı kelimeler kullanan birisi, ana dilini de iyi bilmiyor olabilir. Elimizde bulunan parçalı kumaşları birleştirip, sözgelimi masa örtüsü yaptığımız gibi, tam olarak bilmediğimiz iki dili de birleştirip derdimizi anlatmaya çalışabiliriz. Ana diline hâkim olmayanlar, sık sık yabancı kelimeler kullanırlar. Bu tür insanlar, sözgelimi İngilizce konuşurken de Türkçe kelimeler kullanabilirler. Çünkü ne anadillerini ne de yabancı dili tam olarak bilmediklerinden, bir oradan bir buradan devam ederler!

Türkçe’nin zayıf düşürülmesi

Bir sebep de bugünlerde zayıf düşürülen Türkçemizdir. Sadeleştirme adına güdükleşen bir Türkçe’yle konuşuyoruz. Sözgelimi Türkçe’de tartışma diyoruz. “Babamla tartıştık” diyen birisinin babasıyla kavga mı ettiğini yoksa fikir alışverişi mi yaptığını anlamak mümkün değildir. Halbuki müzakere, münazara, münakaşa v.s gibi kelimeler sadeleşme kurbanı olmasalardı, bu kadar sıkıntı yaşamazdık. Oysa İngilizce’de nüans belirten bir yığın kelime vardır. (Discussion, despute, debate v.s)

Meslekî Terimlerin İngilizce olması

Dördüncüsü, bazı mesleki alanların başka ülkelerde doğmuş olmaları da, anadilimizi konuşurken yabancı kelimeler kullanmamıza sebep olurlar. Sözgelimi, internetle ilgili terimlerin İngilizce olması neredeyse kaçınılmazdır. Türkçeleştirmeye çalıştıkça da konu daha bir karışık hâl alıyor. Bu, durumda ne yapılabilir, uzun boylu bir şekilde tartışmak, müzakere etmek gerekiyor.

Yabancılar da Türkçe kelimeler kullanırlar

Altıncı olarak, yabancılar Türkçe konuşurlarken yabancı kelimeler kullanabiliyorlar. Sözgelimi uygun kelimeyi bulamadıklarında, sizin İngilizce veya onların konuştuğu dili biliyor olmanızdan dolayı, kendi dillerinden bir kelimeyi kullanabiliyorlar. Bu, doğal bir davranıştır. Siz de o kelimenin Türkçe karşılığını vererek, onların Türkçe bilgilerinin gelişmesine yardımcı olursunuz.

Hava atmak için

Yedinci olarak, bazı kişiler de, sahip oldukları poziyonu vurgulamak veya İngilizcelerinin (Fransızcalarının vs) çok iyi olduğunu, kendilerince, yansıtmak için, Türkçe konuşurken yabancı kelimeler kullanırlar. Anadilinizi konuşurken, başka bir dilden kelimeler veya kelimeler Türkçe olsa bile: “İnanmıyorum!”, “Kendine iyi bak!” vs gibi yabancı dil kokan ifadeler kullanmak, kişinin o yabancı dili iyi bildiğinizi göstermez. Sadece kafasının karışık olduğunu gösterir!

İngilizce Türkçe’den zengin midir?

Çok acıdır ki, bana “İngilizce, Türkçe’den daha zengin sanırım” diyen öğrencilerim olmuştur. Burada biraz haksız bir yargı da var: Bunu söyleyen öğrencilerimin bazıları aslında Türkçe’yi bilmemektedirler. Yani, fikir dünyaları bazı kavramları, kendi anadilinde öğrenmeye mecbur kalmamıştır. Kendi ana dilinde roman okumadan, yabancı dilde romanlar ya da metinler okuyunca, bazı kavramlarla önce yabancı dilde tanışmışlardır. Aslında ana dilinde de olan bu kavramların, İngilizce’nin veya başka bir dilin malı ve zenginliği olduğunu sanmaktadırlar.

Anadilimizi tanıyalım. Bu ifade “yerli malı kullanalım” gibi bir ifade oldu, ama siz benim ne demek istediğimi sanırım anlıyorsunuz!

Bir cevap yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir